Bebeklerin ve çocukların gelişim dönemlerini sağlıklı şekilde geçirmeleri açısından yeterli D vitamini almaları önem taşıyor. Ancak yaz ayları başta olmak üzere sene boyunca bebeklerin hassas cildini güneşin UV ışınlarından korumak da son derece önemli oluyor. Fazla güneş ışığına maruz kalan bebeklerde yaşanan ciddi problemlerin önüne geçmede güneş kremleri en iyi koruyucu yöntem olmakla birlikte bebeklerin hassas cildi bu ürünlerin seçiminde ekstra dikkatli olmayı gerektiriyor.

Bebekler İçin Güneş Kreminin Önemi

Çocuklar yetişkinlere göre güneşin zararlı ışınlarından daha yoğun şekilde etkilendiği için yaz ayları başta olmak üzere sene boyunca güneş kremi ile korunmaları gerekiyor. Aksi halde doğru güneş koruyucu ürünleri tercih etmemek veya düzenli kullanıma dikkat etmemek kuruma, döküntü, kaşıntı veya yanık gibi cilt sağlığı problemlerine neden olabiliyor. Ayrıca güneş kremi kullanımı her yaşta gerekli olmakla birlikte yaşam boyu cilt sağlığını korumak için bu ürünleri ne kadar erken kullanmaya başlarsak o denli faydalı ve etkili olduğu da biliniyor.

Bebekler İçin Doğru Güneş Kremi Seçimi

Öncelikle bebek cildinin yetişkinlere göre çok daha hassas olduğunu ve farklı şekilde geliştirilerek yaşa göre özel şekilde formüle edilmiş ürünlerle korunması gerektiğini unutmamak gerekiyor. 0-3 ay aralığından itibaren 3 yaşına kadar kullanılan bebek ürünleri, 3 yaştan 10-14 yaş aralığına kadar yerini çocuk ürünleri grubuna bırakıyor.

Güneş kremleri koruyucu bileşenlerine göre fiziksel filtre içeren, kimyasal filtre içeren ya da her iki bileşen grubundan da içeren olarak 3’e ayrılıyor. Fiziksel filtre içeren kremlerin ciltte bariyer oluşturması, alerjik veya hassas cilt yapısına sahip olanların yanı sıra bebekler ve hamilelerde de kullanılmasını sağlıyor.

Bebeklerin cildinin hassas olması nedeniyle kullanılması gereken koruyucuyu seçerken ürünün formuna da dikkat etmek gerekiyor. Örneğin bebeklerin yüz derisi gibi hassas bölgelerinde sürülmesi nispeten zor olan yoğun kıvamlı kremler yerine güneş koruyucu süt veya losyon gibi daha hafif, ince ve akışkan likitleri tercih etmek, sürülme aşamasında daha iyi yayılmayı ve cildin daha iyi korunmasını sağlayabiliyor.

Koruma faktörünü baz alarak seçim yapılacağı takdirde ise SPF 30 içeren koruma ürünlerinin ışınların %97’sini, SPF 50 içerenlerin %98'ini engellediğini bilmek gerekiyor. Genel yargının aksine iki koruma faktörü arasında ciddi bir fark bulunmuyor ve etkili bir koruma sağlamak için SPF 30-50 arasında ürün seçmek yeterli oluyor.

Pek çok ürün üzerinde bebeklerin kullanımına uygun olduğuna dair ibareler bulunuyor veya markaların bebeklere özel geliştirdiği seriler içerisinde güneş koruyucu kremleri görmek mümkün oluyor. Ancak bu noktada ailelerin bebeğin bilinen herhangi bir alerjisi olup olmadığına dikkat ederek ürünün içeriğini okuması ve içeriğin farklı testler onay aldığına dair ilgili damgaların bulunmasına dikkat etmesi gerekiyor. Evden çıkmadan en az yarım saat önce uygulanan güneş kremlerinin gün boyu koruma sağlamasında daha etkili olduğunu da yine önemli bir bilgi olarak eklemekte fayda bulunuyor.